Çarşamba, Mart 26, 2014
Gentlemans Dignity- Romantik bir esinti geçti gitti...
Genelde dizilerde 4 bayanın arkadaşlığı, sevgililileri ile yaşadıkları, hayatları vs. anlatılır ama bu kez roller farklı. 40'ına gelmiş 4 ajussi, lise günlerinden beri olan dostlukları, ilişkileri, iletişimleri, aşkları, hataları, destekleri, kavgaları kısaca hayatlarının inanılmaz eğlenceli bir tarzda anlatıldığı 20 bölümlük bir enerji kaynağı.
Dizinin en romantik ostu ile başlayalım
A Gentlemans Dignity - You Are Everywhere | HD - YouTube
Gerçek aşkını kaybettikten sonra kadınları ceket değiştirir gibi değiştiren yakışıklı Kim Do Jin; anlayışlı, sahiplenici, sevgi dolu ancak küfür etmekte ülkenin bir numaralı olma özelliği ile övünülen Im Tae San; tek aklı başında insan, sadık, zeki avukat Choi Yoon, gördüğü her dişiye yazan çapkın Lee Jung Rok...
Başlarına gönderilen 4 cadoloz... Platonik aşka saplanmış ahlak bilgisi öğretmeni Seo Yi Soo; erkekleri parmağında oynatıp istediklerine kavuşan golfçü Hong Se Ra; ağabeyinin kendinden 10 küsür yaş büyük yakın arkadaşına aşık, mızmız Im Maeari, çapkın kocasını "boşanacağız" diyerek dize getirmeye çalışan Seul'ün yarısına sahip zengin hatun Park Min Sook...
Ve tüm bu delilerin ortasına düşen, babasını arayan yakışıklı Colin...
Ajussiler yaşlarına göre çok sevimlilerdi. Replikler çok başarılı idi. Tek bir karakterden bile rahatsız olmadım hatta. Kusurları ile seviyorum diziyi, varsa tabi... Oyuncuların performansını da çok beğendim.
İzlediğim en eğlenceli dizilerden biriydi, gülmediğim bölüm yok sanırım. Romantizmi de komedisi de tam benim sevdiğim dozdaydı, tam tadındaydı. Secret Garden ekibi övündükleri gibi tekrar başarılı olacaklar bence bu yıl...)
Dizinin en sevdiğim yanı bölüm başlarında ajussilerinin anılarından kesitlerin yayınlanmasıydı.
OSTlarda en az dizi kadar güzel... Dizi bana JUNIEL'in illa illa'sını tanıttı herşeyden önce... Ve Lee Jong Hyun'un Nae Sarang'ı... Bu yıl en çok dinlediğim şarkılardan biri oldu.
Kim Do Jin'in mimikleri çok komikti, en çok da ağzını açıp şaşırması... O yaşta bu sevimlilik...
Ama ben en çok; içlerinden birinin yanlış birşey söylediklerinde aynı anda dönüp hatalıyı öldürecek gibi bakmalarını sevdim hepsinin...
Basketbolda çok iyi olduğunu ileri süren Kim Do Jin'e güvenip elindeki içkilerden de olan ezik ajussiler...
Çadırları da uçtu ya... he...
"En son ne zaman oynadın?" "1994... " 18 yıl önce... :d
Akıllı, uslu dediğimiz avukat herkesin içinde rezil bir şekilde SNSD dansı yaptı ya... huhaha... Düşünün artık içlerindeki en oturaklı adam bu...
Tutma kendini Yoon ssi, sevdiceğinin peşinden koş gitsin...
En karşı geldiğim görüşü destekledim ya dizi sayesinde... ah ben...
Dizi boyunca en çok Maeari ile Yoon birleşmesini istedim. Kavuştuklarında sanki kendi aşkımın karşılığını almışım gibi heyecanlandım, mutlu oldum, üzüldüm... Karşılıksız aşklar gerçekten çok acımasız ve üzücü...
Yoksa Maeari'nin bazen işin suyunu çıkarıp, bebek gibi ağlaması rahatsız etme sınırına dayanmıştı.
Normalde böyle ulu-orta yapılan tekliflerden, itiraflardan hoşlanmam. Sami bulmam, rezilik olduğunu düşünürüm.
Ama Kim Do Jin'in ki çok samimiydi. Hele o ev projesi...
Asla evlenmeyi düşünmeyen ben bile evlenebilirdim o an 40 yaşındaki Kim Do Jin ssi ile, yani o kadar hoşuma gitti düşünün...)
OYUNCULARIMIZ
Jang Dong Gun as Kim Do Jin
Kim Ha Neul as Seo Yi Soo
Kim Soo Ro as Im Tae San
Kim Min Jong as Choi Yoon
Lee Jong Hyuk as Lee Jung Rok
Yoon Se Ah as Hong Se Ra
Kim Jung Nan as Kim Min Sook
Yoon Jin Yi as Im Me Ah Ri
Lee Jong Hyun as Colin
DİZİDEN SAHNELER/SPOİLER İÇERİR..
DİPNOT:
Kim do-jin'nin Seo Yi Soo'yu süründürdüğü bölümlere de bayıldım
Bu sahneyi çok ama çok kıskandım
birinin size böyle bakması.. ahh nerde..?
Kısacası ben izlemenizi şiddetle tavsiye ediyorum. Bence sizde beğeneceksiniz... ^^
Âşıklar
[ Charles Bukowski ]
Pazartesi, Mart 24, 2014
kaybolmuş
Gözlerinin derinliğinde kaybolup ,vurgun yemeseydim; onu etkilemek için her şeyi , en olmadık şeyleri bile yapabilir, en süslü cümlelerle aklını karıştırabilirdim.
Semih KUŞKAYA – ‘’ Ihlamur Göndermek istiyorum Ruhuma ‘’
“İnsan ancak evin içinde yalnız. Ve kendinin dışında değil, içinde. Parkta kuşlar var, kediler. Ama bir kez de bir sincap, bir gelincik. İnsan parkta yalnız değil. Ama evin içinde öyle yalnız, öyle yalnız ki ara sıra kayboluyor…”
— Marguerite Duras, Yazmak
Semih KUŞKAYA – ‘’ Ihlamur Göndermek istiyorum Ruhuma ‘’
“İnsan ancak evin içinde yalnız. Ve kendinin dışında değil, içinde. Parkta kuşlar var, kediler. Ama bir kez de bir sincap, bir gelincik. İnsan parkta yalnız değil. Ama evin içinde öyle yalnız, öyle yalnız ki ara sıra kayboluyor…”
— Marguerite Duras, Yazmak
Pazar, Mart 23, 2014
MAVİLİKLERE..
GÖĞE BAKMA DURAĞI
İkimiz birden sevinebiliriz göğe bakalım
Şu kaçamak ışıklardan şu şeker kamışlarından
Bebe dişlerinden güneşlerden yaban otlarından
Durmadan harcadığım şu gözlerimi al kurtar
Şu aranıp duran korkak ellerimi tut
Bu evleri atla bu evleri de bunları da
Göğe bakalım
Falanca durağa şimdi geliriz göğe bakalım
İnecek var deriz otobüs durur ineriz
Bu karanlık böyle iyi aferin tanrıya
Herkes uyusun iyi oluyor hoşlanıyorum
Hırsızlar polisler açlar toklar uyusun
Herkes uyusun bir seni uyutmam bir de ben uyumam
Herkes yokken biz oluruz biz uyumayalım
Nasıl olsa sarhoşuz nasıl olsa öpüşürüz sokaklarda
Beni bırak göğe bakalım
Senin bu ellerinde ne var bilmiyorum göğe bakalım
Tuttukça güçleniyorum kalabalık oluyorum
Bu senin eski zaman gizlerin yalnız gibi ağaçlar gibi
Sularım ısınsın diye bakıyorum ısınıyor
Seni aldım bu sunturlu yere getirdim
Sayısız penceren vardı bir bir kapattım
Bana dönesin diye bir bir kapattım
Şimdi otobüs gelir biner gideriz
Dönmeyeceğimiz bir yer beğen başka türlüsü güç
Bir ellerin bir ellerim yeter belliyelim yetsin
Seni aldım bana ayırdım durma kendini hatırlat
Durma kendini hatırlat
Durma göğe bakalım
~ Turgut Uyar
Cumartesi, Mart 22, 2014
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)